Kelime Grupları (Sözcük Öbekleri)
Kelime grubu; bir varlığı, bir kavramı, bir niteliği veya bir hareketi karşılamak amacıyla belirli kurallar çerçevesinde yan yana gelen kelime topluluğudur. Tek kelime ile karşılanamayan varlık, kavram, nitelik, durum ve hareket, kelime gruplarıyla karşılanır. Örneğin “çamaşır makinesi, ipek böceği telefon etmek” gibi varlık ve hareket isimlerinin dilimizde tek kelimelik karşılıkları yoktur.
Kelime gruplarının genel özellikleri:
- Tek sözcükle ifade edilemeyen varlık, kavram, durum ve hareketleri karşılar.
hanımeli, teşekkür etmek, gözden düşmek…
- Kelime grupları, cümlelerin ve diğer kelime gruplarının içinde tek bir kelime gibi isim, sıfat, zarf ve fiil görevi yapar.
mavi gözlü kız (sıfat), sanat eserleri (isim), teşekkür ederim (fiil), güle güle git (zarf)
- Kelime grupları cümle içinde özne, nesne, tümleç ve yüklem görevinde kullanılır. Ögeler bulunurken kelime grupları bölünmemelidir.
Yeni tanıştığı insanlara hayat hikayesini beş dakikada anlatıverdi.
DT B’Lİ N ZT Y
- Kelime gruplarını oluşturan sözcüklerin yeri konuşma ve şiir dilinde değişebilir.
Parasını verin Ahmet’in. (Ahmet’in parası)
Güzelliği hala aklımdadır o ince kadının. (kadının güzelliği)
Başlıca kelime grupları şunlardır:
1. TAMLAMALAR:
A. İSİM TAMLAMASI
En az iki ismin tek bir kavramı karşılaması için iyelik (sahiplik) ilgisiyle birbirine bağlanmasıyla oluşturulan kelime grubudur. Dilde yeni sözcük türetmeden ve yabancı dilden sözcük almadan kavramları karşılamanın etkili yollarındandır.
İsim tamlamaları tamlayan ve tamlanan unsurlarından oluşur. Tamlanan ana unsur, tamlayan ise yardımcı unsurdur.
Tamlayan Tamlanan
Domates çorbası
Ağacın yaprağı
Tarla faresinin korkusu
Tamlayanın aldığı eke tamlayan ya da ilgi eki; tamlananın aldığı eke ise tamlanan ya da iyelik eki denir.
İsim Tamlamalarının Özellikleri:
- İsim soylu sözcükler isim tamlamasında görev alabilir.
Onun sözü (Tamlayan zamir), senin gibisi (Tamlayan, zamir; tamlanan, edat)
- İsim tamlamaları cümlede herhangi bir öge olabilir.
Sınav soruları kolaydı. (Özne)
Ayşe, inşaat mühendisidir. (Yüklem)
Film, cuma günü gösterime girecek. (Zarf tümleci)
- Belirtili isim tamlamalarında tamlayan ve tamlanan yer değiştirebilir.
Her günü ayrı bir maceradır hayatımın.
- Tamlayan ya da tamlanan birden fazla olabilir.
Okulumuzun öğrencileri ve öğretmenleri bu haberi sevinçle karşıladı. (Tamlayan ortak kullanılmış.)
Eğitimde disiplinin ve çalışmanın önemi tartışılamaz. (Tamlanan ortak kullanılmış.)
- Belirtili isim tamlamasında tamlayan ve tamlanan arasına sözcük girebilir.
Arkadaşımın her yerde akrabası vardır. (Araya dolaylı tümleç girmiş)
- Tamlayan zamirse düşebilir.
Kalemim kayboldu. (Benim kalemim)
- Tamlayan zamirse tamlanan eki düşebilir.
Bizim eve gidelim. (Bizim evimize)
İsim tamlamaları dört grupta incelenebilir:
a) Belirtili İsim Tamlaması
Her iki ögenin yani tamlayan ve tamlananın ek aldığı isim tamlamalarıdır. Bu durumda tamlayan belirlidir. Bu belirliliği tamlayan eki “-in” sağlar.
Kitabın sayfası yırtılmış. (Belirli bir kitaptan söz ediliyor.)
İpin ucunu tutuver. (Belirli bir ipten söz ediliyor.)
Çocuğun topu kaybolmuş. (Belirli bir çocuktan söz ediliyor.)
b)Belirtisiz İsim Tamlaması
Sadece tamlananın ek aldığı isim tamlamalarıdır. Bu tamlamalarda tamlayan belirsizdir.
Otobüs bileti almak için evden çıktı. (Belirsiz herhangi bir otobüsten söz ediliyor.)
Araba tamircisi arıyorum. (Belirsiz herhangi bir arabadan söz ediliyor.)
Masa örtüsü kirlenince yenisini serdi. (Belirsiz herhangi bir masadan söz ediliyor.)
c) Takısız İsim Tamlaması
Tamlayanın da tamlananın da tamlama eklerini almadığı isim tamlamalarıdır. Takısız isim tamlamalarında tamlayan tamlananın ne(y)den yapıldığını ya da neye benzediğini bildirir.
Cam vazo kırılınca çiçekler masaya düştü. (Vazo camdan yapılmış.)
Tahta kapıyı sessizce açtı. (Kapı tahtadan yapılmış. “kapı” sözcüğündeki –ı eki tamlamanın kendisine getirilen belirtme durumu ekidir. Tamlama eki değildir.)
Hilal kaşlar öfkeyle çatıldı. (Kaşlar hilale benzetilmiş.)
d) Zincirleme İsim Tamlaması
Tamlayanı, tamlananı ya da her ikisi de bir isim tamlamasından oluşan tamlamalardır.
Edebiyat dersinin güzelliği tartışılamaz. (Tamlayan isim tamlamasından oluşmuş.)
Annemin mantar çorbası harikaydı. (Tamlanan isim tamlamasından oluşmuş.)
Matematik kitabının kapak tasarımı güzel olmuş. (Tamlayan da tamlanan da isim tamlamasından oluşmuş.)
B. SIFAT TAMLAMASI
Sıfatın kendisinden sonra gelen ismi niteleyerek ya da belirterek oluşturduğu kelime grubudur.
Akıllı kişi, her zaman iyi insanlarla arkadaşlık eder.
Sıfat Tamlamalarının Özellikleri
- Bir sıfat birden fazla ismi etkileyebilir.
Annem nefis börekler, poğaçalar yapar. (Sıfat ortak kullanılmış.)
- Birden fazla sıfat bir ismi etkileyebilir.
Zeki, sevimli, canayakın bir kızdı Hayriye. (İsim ortak kullanılmış.)
- Bir isim hem niteleme hem belirtme sıfatı alabilir.
Güzel bir gün.
- Sıfat tamlamaları cümle içinde her türlü öge olarak kullanılabilir.
Bu akşam erken yatacağım. (Zarf tümleci)
Küçük bir kedi geçti önümden. (Özne)
Seni arayan kişi genç bir adamdı. (Yüklem)
- Sıfat tamlamalarında tamlayan (sıfat unsuru) da bir tamlama olabilir. Buna birleşik sıfat grubu denir.
Beyaz boyalı ev senin mi? (Tamlayan, –li ekini almış bir sıfat tamlaması)
Çenesi düşük insanlardan uzak durun. (Tamlayan, iyelik eki almış bir isimle sıfatın yeri değiştirilmiş sıfat tamlaması)
Beş günlük yiyeceğimiz kalmış. (Tamlayan, -lık eki almış sıfat tamlaması)
Uyarı: Dil biliminde tartışma konusu olan ve müfredatlarda kimi zaman yer almasa da karma tamlama olarak bilinen bir kelime grubu daha vardır. Karma tamlama ad tamlaması ile sıfat tamlamasının iç içe geçtiği bir tamlamadır. Ayrı ayrı olarak kendisini oluşturan öbekler ad ve sıfat tamlaması olarak değerlendirilir fakat bir bütünlük içerdiği ve parçalanamadığı için buna karma tamlama diyenler de vardır. “Kadının insanı etkileyen büyüleyici sesi” örneğinde “kadının” sözcüğü tamlayan, “sesi” sözcüğü tamlanan “kadının sesi” öbeği de belirtili ad tamlamasıdır. “İnsanı etkileyen büyüleyici ses” öbeği ise sıfat tamlamasıdır. “Kadının insanı etkileyen büyüleyici sesi” öbeği de karma tamlamadır.
2. FİİLİMSİ (EYLEMSİ) GRUPLARI
A. İSİM FİİL GRUBU
Ad eylem grubu olarak da bilinir. İsim – fiiller, fiillere -me (-ma), -mek (-mak), -iş (-ış, -uş, -üş) ekleri getirilerek yapılır. İsim – fiillerin bir isim unsuruyla öbekleşerek oluşturdukları kelime gruplarına isim – fiil grubu denir.
Şiir okuyuşu çok başarılıydı.
Seni görmek istiyordum.
Beni anlamanı beklemiyorum.
B. SIFAT FİİL GRUBU
Ortaç grubu olarak da bilinir. Sıfat – fiiller, fiil kök ya da gövdelerine “-an, -ası. -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş” eklerinden birinin getirilmesiyle yapılır. Sıfat – fiillerin bir isim unsuruyla öbekleşerek oluşturdukları kelime gruplarına sıfat- fiil grubu denir.
Elden gelen öğün olmaz, o da vaktinde bulunmaz.
Bana verdiklerini geri getirdim.
Başa gelmeyecek iş olmazmış.
C. ZARF FİİL GRUBU
Bağ fiil grubu olarak da bilinir. Fiillere “-a, -ıp, -ınca, -arak, -dıkça, -madan, -alı, -maksızın, -r …-mez … , -ken” eklerinden birisinin getirilmesiyle zarf fiil yapılır. Zarf fiillerin bir isim unsuruyla öbekleşerek oluşturdukları kelime gruplarına zarf – fiil grubu denir.
İşimi bitirip hemen geliyorum.
Eve gidince seni ararım.
Onu görür görmez kaçmaya başladı.
3. TEKRAR GRUBU
Ses veya anlam bakımından aralarında ilişki bulunan iki sözcüğün bir anlamı karşılamak üzere yan yana kullanılmasıyla oluşan kelime grubuna denir. Tekrar grubuna “ikileme” de denir. İkilemeler anlamı pekiştiren öbeklerdir.
İkileme Oluşturma Yolları:
Türkçede ikileme oluşturma yolları şunlardır:
- Anlamlı aynı sözcüğün tekrarıyla ikileme oluşturulabilir.
Güzel güzel, hızlı hızlı, akşam akşam…
- Biri anlamsız diğeri anlamlı iki sözcükle oluşturulabilir.
Ufak tefek, börtü böcek, incik boncuk…
- İkisi de anlamsız iki sözcükle oluşturulabilir.
Eciş bücüş, abuk subuk, süklüm püklüm…
- Zıt anlamlı sözcüklerle oluşturulabilir.
İleri geri, iyi kötü, düşe kalka…
- Eş anlamlı sözcüklerle oluşturulabilir.
Sorgu sual, ses seda, yalvarmak yakarmak
- Yakın anlamlı sözcüklerle oluşturulabilir.
Eş dost, hısım akraba, yersiz yurtsuz
- Bir sözcük ikinci kez tekrarlanıp ilk harfinin “m” ünsüzüne dönüştürülmesiyle oluşturulur. Bu yolla oluşturulan ikilemeler” biri anlamlı biri anlamsız sözcükle oluşan ikilemeler” özelliğine de sahiptir.
Ev mev, kitap mitap, bal mal…
- Doğadaki seslerin taklit edilip dil ortamına yansıtıldığı yansıma sözcüklerle oluşturulabilir.
Mırıl mırıl, şırıl şırıl, fokur fokur…
Uyarı: Yinelenen her sözcük ikileme değildir. İkilemelerde sözcüklerin arasına noktalama işareti konamaz. İkilemelerde sözcük aralarında durak olmaz.
Doğru dürüst bir bahane bulsaydın keşke. (İkileme)
Doğru, dürüst, cesur insanlar lazım bize. (İkileme değil.)
4. EDAT GRUBU
Bir edatın kendisinden önceki sözcükle çeşitli anlam ilgileri kurarak oluşturduğu kelime grubudur. “İlgeç grubu” olarak da adlandırılır.
Uyarı: “Sadece” ve bu anlama gelen edatlar kendinden önceki sözcükle öbek oluşturmaz.
Bana göre sen bu konuda aceleci davranıyorsun.
Senin için her şeyi yaparım.
Geçinecek kadar para kazanayım yeter.
Edat grupları cümle içinde sıfat, zarf ve isim çekim eklerini alarak isim görevinde kullanılabilir.
Akşama doğru beni aradı. (Edat öbeği zarf görevinde kullanılmış)
Senin gibisini görmedim. (Edat öbeği isim görevinde kullanılmış)
Parmak kadar çocuk mu yaptı bu işi? (Edat öbeği sıfat görevinde kullanılmış)
5. BAĞLAMA (BAĞLAÇ) GRUBU
Bir bağlacın çeşitli anlam ilişkileriyle eş görevli unsurları bağlayarak oluşturduğu kelime grubudur.
- Bağlaçlar cümle içinde her türlü ögeyi bağlayabilir.
İşi ile evi birbirine çok uzaktı. (Özneleri bağlamış.)
Kalemini ve defterini evde unutmuştu. (Nesneleri bağlamış.)
Uzun zamandır ne sinemaya ne de tiyatroya gidiyorum. (Dolaylı tümleçleri bağlamış.)
Tatilimiz yorucu ama zevkli geçti. (Zarf tümleçlerini bağlamış.)
Mahalle bakkalımız Ali amcayı herkes tanır ve severdi. (Yüklemleri bağlamış)
- Cümle içinde her türlü kelimeyi veya kelime grubunu bağlayabilir.
Zeki fakat tembel bir çocuktu Murtaza. (Sıfatları bağlamış)
Eve gitmek ve yemek yemek istiyordu. (İsim – fiil gruplarını bağlamış)
Şiir ve roman en sevdiğim edebi türlerdir. (İsimleri bağlamış)
6. UNVAN GRUBU
Bir kişi adıyla bir unvan, san, lakap ve akrabalık bildiren sözcüklerle kurulan kelime grubuna denir. Sıfat tamlaması biçiminde kuruldukları için bu tür kelimelere unvan sıfatları da denir.
Öğretmen Kemal, Sütçü İmam, Hayta İsmail, Ayşe Hemşire, Baba Hakkı…
- Unvan grubunda unvan niteliği gösteren sözcük özelliğini belirttiği addan sonra da gelebilir. Unvan niteliği gösteren sözcüğün ilk harfi isimden önce de sonra da gelse büyük yazılır.
Gazi Osman Paşa, Hamdi Yüzbaşı…
7. ÜNLEM GRUBU
Ünlemlerin başka sözcüklerle öbekleşmesiyle oluşan kelime grubudur.
Yapma yahu, demek öyle oldu?
Ey oğul, beni dinle!
Ah be yavrum, dikkat etsene biraz!
8. SAYI GRUBU
Basamak sistemine göre sıralanmış sayı isimlerinin oluşturduğu gruba denir.
yetmiş yedi, on altı bin on sekiz, bin dokuz yüz iki
Uyarı: Senet, çek vb. ticari belgelerde geçen sayılar bitişik yazılır:
750,25 (yediyüzelliTL,yirmibeşkr.)
9. BİRLEŞİK FİİL GRUBU
Biri fiil olmak şartıyla birden çok sözcükten oluşan fiillere birleşik fiil denir. Birleşik fiiller, birden çok sözcükten oluştuğu için birer sözcük öbeğidir (kelime grubudur). Çeşitlerini kısaca şöyle özetleyebiliriz:
- Yardımcı fiillerle yapılan birleşik fiiller: memnun olmak, merak etmek, namaz kılmak, seyreylemek” gibi
- Belirli bazı fiillerin başka fiillerle bir ara yardımcı ünlünün de yardımıyla birleşmesi yoluyla oluşan kurallı birleşik fiiller. Kurallı birleşik fiillerin tümü bitişik yazılır.
- Tezlik Birleşik Fiili: fiil+ı,i,u,ü+vermek: gelivermek, alıvermek götürüvermek…
- Yeterlilik Birleşik Fiili: fiil+a,e+bilmek: yapabilmek, görebilmek, anlayabilmek…
- Yaklaşma Birleşik Fiili: fiil+a,e+yazmak: öleyazmak, bayılayazmak, düşeyazmak…
- Sürerlik Birleşik Fiili: fiil+a,e+kalmak, gelmek, durmak: bakakalmak, süregelmek, gidedurmak…
- Herhangi bir fiille başka bir sözcüğün anlamca kaynaşıp kalıplaşmasıyla oluşan “hata yapmak, göze girmek, meydana gelmek, varsaymak, karar vermek” gibi birleşik fiiller birer kelime grubudur. Deyimler bu gruba girer.
10. DEYİMLER
Söze güzellik katmak ve anlatımı güçlendirmek amacıyla birden çok sözcüğün genellikle mecaz anlama gelecek biçimde kaynaşmasıyla oluşan sözlere deyim denir. Deyimler, kalıplaşmış kelime gruplarıdır. Sözcüklerin yerine eş anlamlıları dahi kullanılamaz ve sözcüklerin yerleri değiştirilemez.
- Çoğu deyim mecaz anlamlıdır: ağzı bozuk, etekleri zil çalmak, gözden düşmek
- Bazı deyimler gerçek anlamlıdır: iyi gün dostu, alan razı satan razı, ağzına bir şey koymamak
- Bazı deyimler cümle biçimindedir: “Ayıkla pirincin taşını.” , “İğne atsan yere düşmez.” , “Dostlar alışverişte görsün.“
- Çoğu deyim mastar ekini alır: yüz bulmak, etekleri tutuşmak, içi yanmak
Not: Deyimler kimi zaman atasözleriyle karıştırılabilmektedir. Deyimler kavram ve durum bildirirler; atasözleri ise bir yargı ifade eder, her zaman geçerli olan bir olayı anlatır ve bir mesaj verirler.
“Atı alan Üsküdar’ı geçti.” Deyimdir.
“Ağaç yaşken eğilir.” Atasözüdür.
TANRI SİZİ KORUSUN NE GÜZEL KISA KISA YAZMIŞSINIZ ALLAH SİZDEN RAZI OLSUN
Amin. Allah hepimizden razı olsun.
Nasıl bir yorum. Tanrı koruyor, Allah razı oluyor.. müslüman da tanrı yoktur,, Allah vardır.
Diyanet fetvası: “Yüce Allah’ı kastetmek üzere O’nu ‘Tanrı’ diye anmak inanca hiçbir surette aykırı olmaz.”
Bu sebepten insanların ifade özgürlüğüne karışmamak gerekir. Sayglarımla.