Metin / Metinlerin Sınıflandırılması
METİN
- Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır.
- Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla cümlelerden oluşan, cümlelerle oluşturulan anlatma ve anlaşma aracıdır.
- Metnin oluşumunda sesten paragrafa dil birimleri kullanılır. Sesler, sözcükleri; sözcükler, cümleleri; cümleler, paragrafları; paragraflar da metni oluşturur.
Metin,
a. Dilsel bir sistemdir.
b. Bir iletişim aracıdır, okunmak amacıyla oluşturulmuştur. |
c. Devingen ( hareketli) bir süreçtir.
d. Kendisini oluşturan öğelerin çok sıkı ve sağlam ilişkilerle birbirine bağlanarak örüldüğü anlamlı bir bütündür.
e. Dil bilgisi ve anlam bilgisi olarak iki yönü vardır ve bunlar birbirinden ayrılamaz.
f. Bir yazının metin olmasını sağlayan kavramlar bağlaşıklık ve bağdaşıklıktır.
Bağlaşıklık
Metni oluşturan birimlerin dil bilgisi kurallarıyla birbirine bağlanmasına bağlaşıklık denir. Örneğin cansız varlıkların çoğul özne olduğu durumlarda yüklemin tekil olması bir dil bilgisi kuralıdır. “Çocuğun elindeki şekerler yere saçıldılar.” cümlesinde bu kurala uyulmadığı için bağlaşıklık sağlanamamıştır.
Bağdaşıklık
Metni oluşturan parçalar arasındaki anlamsal uyuma bağdaşıklık denir. Örneğin “Fiyat ve ücret sözcükleri arasında bir ayrıntı var.” cümlesinde “ayrıntı” sözcüğü bağlama uygun kullanılmadığından bu cümlenin anlamıyla bağdaşık değildir. Burada bağdaşıklığı sağlayabilmek için ayrıntı yerine “ayrım” kullanılması gerekir.
METİNLERİN SINIFLANDIRILMASI
Metinler,
• Gerçeklikle ilişkileri
• Kullanılan anlatım türü
• Metnin içeriği
• Yazılış amacı
• Kullanılan anlatım tekniği
• Dilin kullanımı ve işlevi
• Biçimsel özellikler gibi yönlerden sınıflandırılır.
Bu açıdan metinler, işlevleri bakımından sanatsal metinler ve öğretici metinler olmak üzere ikiye ayrılır:
A. SANATSAL (EDEBİ) METİNLER
- Sanatsal metinlerde sezdirmek, çağrıştırmak, hissettirmek, bunların çerçevesinde düşündürmek ve bir güzellik ortaya koymak esastır.
- Dil öğelerine yan anlam değeri yüklenir, mecazlı ifadeler kullanılır. Böylece anlatıma çağrışım ve duygu değeri kazandırılarak okuyucunun yeni ve farklı anlamlar çıkarabilmesi sağlanır.
- Edebî metin sistemdir. Bu sistemin parçaları arasında çok yönlü bir ilişki vardır. Bu sistemin herhangi bir parçasıyla oynadığınız zaman sistem bozulur.> Kurmaca olan eserler temelde insan için yazılan, sadece insanı çeşitli yönleriyle ele alan ve en önemlisi de bir başka benzeri olmayan eserlerdir.
- Kurmaca metinlerde okurun ilgisi somut anlam düzeyi ile soyjt anlam düzeyi arasındaki ilişkiye yöneltilir. Kurmaca metinlerde metin ile gerçek arasındaki bağ, okuyucu ancak metnin soyut düzeyinden yola çıkarsa kurulabilir.
- Mekan, zaman, kişi, olay gibi öğeler gerçekten yola çıkılarak ele alınamaz.
- Verilmek istenen ileti kanıtlanamaz, bu iletinin doğruluğu ya da yanlışlığı göz önüne serilemez.
- Günlük dilin söz değerlerinin anlam sınırı genişletilir, dil genellikle sanatsal (şiirsel) işlevde kullanılır.
- Sanatçı öğretmeyi değil yaşatmayı amaçlar.
- Üslup kaygısı güdülür.
- İmgelere yer verilir.
- Betimleme ve öyküleme gibi anlatım biçimleri kullanılır.
B. ÖĞRETİCİ METİNLER
- Bu tür metinler ikna etmek, bilgi ve haber vermek, yerleşmiş kanıları değiştirmek, düşündürmek gibi amaçlarla yazılır.
- Sözcükler gerçek anlamlarıyla kullanılır.
- Konuyla ilgili duygu ve düşünceler kısa ve kesin ifadelerle dile getirilir.
- Bir düşüncenin ya da bilginin doğrudan karşıdaki- ne aktarılmasının amaçlandığı bu metinlerde söz sanatlarına kelimelerin soyut ve mecaz anlamlarına pek yer verilmez.
- Daha çok nesnel cümlelerin kullanıldığı öğretici metinler; açıklama, bilgi verme amacıyla yazılır ve tanı, örneklerle pekiştirilir.
- Daha çok ansiklopedi, bilimsel kitap, ders kitaplarında kullanılan öğretici metinlerde gereksiz söz tekrarları yapılmaz; dil ve ifadelerin gösterişsiz, pürüzsüz olmasına özen gösterilir.
- Öğretmek, açıklamak, bilgi vermek, göstermek ön plana çıkar.
- Dil ögelerine yan anlam değeri yüklenmez, mecazlı ifadeler kullanılmaz, okuyucunun yeni ve farklı anlamlar çıkarabilmesi söz konusu değildir.
- Açıklama, tartışma, betimleme, öyküleme gibi anlatım biçimlerinden yararlanır.
- Tanımlama, örneklendirme, tanık gösterme, karşılaştırma gibi düşünceyi geliştirme yollarından yararlanılır.
- Üslup kaygısı güdülmez.
- Kaynağını hayal dünyasından değil, gerçek dünyadan alır.
- Anlatım akıcı, duru, açık ve yalındır.
Sınıflama ve sınıflandırma, kavramlarının konu ve nesneleri tür ilişkisine göre sıralaması olarak tanımlanır. Sınıflandırma öğrenmeyi, öğretmeyi, araştırmayı kolaylaştırmak için yapılır.
www.edebiyatvedil.net
Tesekurler
Rica ederim.